Çocuklar, anne karnındayken bile bizi duyarlar. Hoşuna giden bir ses duyduğunda tekmeleyerek tepki verir. Peki çocuğun doğumdan sonraki dil gelişimi nasıl desteklenmelidir?
Her çocuk dünyaya gözünü açtığında iki çeşit dil ile doğar. Alıcı dil ve ifade edici dil.
Peki nedir bunlar?
Alıcı dil, çocuğun çevresinden duyduğu ve bunu zihninde anlamlandırdığı tüm sözcüklerdir. İfade edici dil ise çocuğun yaşamının ilk yılında ağlama ile daha sonraki dönemde de kendini sözcüklerle ifade etmesidir. Çocuk doğduğu andan itibaren seslere tepki verir. Annesinin sesine döner ve gülümser. Annesi ona ninni söylediğinde hoşuna gider ve yatışır.
Çocuk ilk kelimelerini öğrenirken yanlış söylediği bir kelimeyi düzeltin. Nesnelere farklı bir isimle sesleniyorsa siz de o isimle değil gerçek ismiyle seslenin. Örneğin su istiyorsa ve ‘buv’ diyorsa ‘Su mu istiyorsun?’ diyerek çocuğun cümlesini tamamlayın ve doğruyu öğrenmesini sağlayın.
İleri dönemlerde çocuk ninniler, masallar, tekerlemeler öğrenir ve bunu söyler. Çocuğunuza okuduğunuz masalın bir yerinden keserek, çocuğun devam etmesini isteyin. Bu çocuğun hem dil hem de yaratıcı düşünme becerisini geliştirecektir.
Çocuğunuz ile oynadığınız bir oyunda birlikte şarkı besteleyebilirsiniz. Şarkınıza bir isim koyabilirsiniz.
Aynı şekilde çocuk, kuklalarla oynarken de keyif alır. O kuklaları kendine göre konuşturması da dil gelişimine destek olur.
Çocuklarınıza sık sık açık uçlu sorular sorun. Mesela gün içinde neler yaptığını, hangi oyuncaklarla oynadığını, hangi oyuncağını en çok sevdiği gibi sorular sorun. Sorular sorarken çocuğunuzun göz hizasına gelin.
Siz de çocuğunuzun yanında kullandığınız sözcüklere dikkat edin. Sen dili yerine ben dili konuşun. Çocuk iyiyi de kötüyü de sizden öğrenir. Dili ne kadar özenli kullanırsanız çocuk da bir o kadar özenli olacaktır.
Yazar: Mısra Kara